Kelebekler,Papatyalar Ve Türküler
Akşama doğru azalırsa yağmur.. Saat 05:36.. Uyku tutmadı yine beni.. Radyoda Teoman ne dediyse,aklıma bir şey gelmediği için bende öyle bir giriş yaptım yazıma. Yazacak çok şeyim varken,yazarak anlatabileceğim pek bi şeyim yok galiba. Bu aralar daha derin düşünmeye başladım çoğu şeyi. Kelebekleri,türküleri,papatyaları.. Aklıma gelen her şeyi daha derin düşünüp,üzerinde daha çok durmaya başladım. Sebebi ne bilmiyorum ama kelebeklerin çaresizliğine,türkülerin yalnızlığına,papatyaların koparılmasına gerçekten içerlenerek , üzülmeye başladım. Senin benden uzak kalmanın bununla bir alakası yok,sakın yanlış anlama. Belki kokun hasretin en büyük destanını yazıyor olabilir yüreğimde ama sana üzülürsün diye "özledim" bile diyememin,bunlarla bi alakası yok. Ben hep kelebeğin çaresizliğine üzülen bir adam olmuşumdur zaten. Papatyaların boşuna koparılmasına hep kuytu köşede iç geçirip ağlamışımdır. Türkülerin bu kadar yalnız kalması beni hep efkara davet edip,manasız bir boşluğa s...